9 Şubat 2010 Salı

konuşmak ya da konuşmamak ya da kalmak mı kaçmak mı??05şubat2010a dair



yola çıkıyorum artık ben, hayatımın bir dönemini kapatıyorum.Bahsettiğim yol sadece uçakla, otobüsle gidilecek bir yol değil elbet bahsettiğim kazandığım yeni sıfatla, işimde "tek başına" olmaya giden bir yol üstelik sadece bu da değil, yıllardır yaşadığım herbir köşesinde çocukluğum da dahil büyüyüp yetişirken anılar biriktirdiğim şehirden beni ayıran bir yol.
Bu yola çıkmadan yani gitmeden önce, açık kalmış defter yapraklarını bir kapatıp, okunmamış yeni sayfa , hatta yazılmamış beyaz bir sayfa açmak lazımdı ve ben kendimden, kendim gibi yaşamaktan vazgeçemezdim.yani sözün özü konuşulmalıydı ve bu son konuşmanın amacı "bak işte son lafı ben söyledim ve gol oldu "demek asla değildi bu da bana yakışmazdı.Gölge ilişkiler, arkası güçlü olmayan birliktelikler artık benden uzak olsun, yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var ki; iki kişilik ilişki içinde tüm yükü sırtlanmak artık benim harcım değil, böyle bir haksızlığı artık ben kendime yapamam.Zaten 30 yıllık düzenimi, bir daha ne yolla döneceğim belli olmadan( hatta dönüp dönemeyeceğim bile belli olmadan) terk edip, hem işte hem de özel hayatta yeni bir yol çizmeye hazırlanırken yani hali hazırda hayatım üstüme yeterince yük bindiriyorken, iki kişilik yalnızlıklar taşımak kesinlikle kendime yapamayacağım bir kötülük .Hayatın bu kadar farklı yerlerinde duruyorken, önümü net göremesem de isteklerim- beklentilerim konusunda netken ,senin benim yerime gelebilmen için yürünecek çok yolun var, yalnızlığında boğulmadan yürüyebilmen dileğiyle.Yerine getirilmemiş ahdım, söylenmemiş sözüm kalmadı artık , bu şehirden ayrılırken ayağımın takılacağı virgül, kafamın takılacağı soru işareti kalmadı, kendime yeni noktalama işaretleri ve kelimelerle yeni cümleler kurmaya gidiyorum,hoşçakal....
Sinem

2 yorum:

  1. yola çıkmak
    aslına bakarsan; " oraya " gitmek değil içimdeki sıkıntı, "burayı" bırakmak...Yoksa yola çıkmak, yollar almak, yeni bir hayatın başında durmak hayli heyecan verici.Yeni gelenin bilinmez taraflarının merakı, seçeceklerimin bana getircekleri ve benim farkında omadan ardımda bıraktıklarımla kuracağım yeni bir hayat beni bekleyen.Ama sevdiklerimi, yaşanmışlıkları,yaşadıkça edindiğim alışkanlıkları, biriktirdiğim anıların başkentini bırakmak, işte bu dokunuyor.Ve ben ne zaman anılarımın başkentini uzunboylu terketmeye kalksam, bu şehirde bir hırçın yağmur yağıyor, sanki kendini en son karanlık, kasvetli va ağlayan haliyle bana hatırlatmak ister gibi...

    YanıtlaSil
  2. 22 şubat 2009, İzmir'i ve sevgilimi terke dairdir...

    YanıtlaSil